Üç Şişme Yatak 25 Milyar Dolar Eder Mi?: Airbnb
Hepimizin bildiği ve dünya üzerinde milyonlarca insan tarafından kullanılan açılımı “Airbed and Breakfast” olan Airbnb, ev kiralama hizmeti sunan, kısa süreli kalacak yer arayanlar ile evini kiraya vermek isteyenleri buluşturan, dünyanın en büyük alternatif konaklama platformudur.
İnsanlara tanımadıkları insanların evlerini veya odalarını kiralamalarına olanak sağlayan bu platform 25 milyar dolarlık bir şirket olmadan önce, üç arkadaşın sadece biraz para kazanmak ve kira paralarını çıkarmak için ortaya attıkları bir ‘fikirdi‘.
Aslında her şey bir e-posta ile başlamış. Joe Gebbia, oda arkadaşı Brian Chesky’ye para kazanabilecekleri bir fikir bulduğuna dair mail göndermiş:
“Evdeki çift kişilik yatakları sabah kahvaltısı ile birlikte kiraya versek nasıl olur?”
2007 yılında San Francisco’da yaşayan bu iki oda arkadaşı evin kirasını ödeyemedikleri için çatı katını üç şişme yatağın sığacağı bir yaşam alanına çevirmeye karar vermişler. Gelenlere rahat bir yatak vermenin yanına sabah kahvaltısını da eklemişler. İlk konukları iki erkek ve bir kadın olmuş. Her bir konuk kira ücreti olarak 80 dolar ödemiş. Daha sonralarda Joe ve Brian, bunun büyük bir fikir olduğunun farkına varmışlar ve eski oda arkadaşları Nathan Blecharczyk ile Air Bed and Breakfast’ı bir işe çevirmek için bir araya gelmişler.
2008 yazına kadar bu küçük platformun kurucuları, Air Bed and Breakfast’ın son versiyonunu bitirip yatırımcılarla görüşmeye başlamışlar. Web sitesindeki bütün her şey, kalacak bir yer ayarlamak için üç yere tıklamak üzere yeniden tasarlanmış ve kalacak yer ayarlamak daha kolay bir hale indirgenmiş. Fakat buna rağmen yatırımcılar bir türlü ikna olmamış. 15 yatırımcıyla görüştükten sonra 8 red cevabı almışlar. Geri kalan 7 yatırımcı ise tamamen görmezden gelmiş.
Bu sırada web sitesi para kazandırmadığı ve sistemi resmileştiremeyeceklerini düşündükleri için Obama O’s adında kendi kahvaltılık gevreklerini üretmeye başlamışlar. Bu kahvaltılık gevrek kutularına dönemin başkanı Obama‘nın adını vererek, başkan yardımcısı Paul Graham‘ın dikkatini çekmişler.
Başkan yardımcısı Graham, bu girişimcileri şirketin küçük bir hissesi karşılığında para yardımı ve eğitim veren girişim hızlandırma programı “Y Combinator”a davet etmiş. Air Bed and Breakfast, 2009’un ilk üç ayını hızlandırma programında sistemini mükemmelleştirmek üzerine çalışarak geçirmiş. Bu girişim hızlandırma programı sırasında bile sistem büyük yatırımcılar tarafından reddedilmiş.
Şirket, en sonunda 2009 yılının Mart ayında kulağa karmaşık gelen Air Bed and Breakfast adını rafa kaldırmış ve “Airbnb” olarak yoluna devam etmiş. Bu sayede platformun adının artık şişme yataklarla ortak bir noktası kalmamış. Yaklaşık olarak bir ay sonrasında da bekledikleri melek yatırımı nisan ayında büyük bir şirketten almışlar.
Bu süreçte tabi ki her şey istedikleri gibi gitmemiş, bazı ev sahipleri konuklar evi dağıtıkları ya da evde kalabalık partiler verdikleri için şikayetçi olmuşlar. Şirket bundan dolayı çeşitli problemlerle karşı karşıya gelmiş. Aynı zamanda belediyelerle de sorunlar yaşamaya başlayınca Airbnb’nin başı yasalarla derde girmeye başlamış. Ama Airbnb, “Hiç bir yere ait olmama” vaadine uygun davranmaya çalışarak otel vergisi toplamaya başlamış ve belediyelerle olan sıkıntılar bu şekilde çözülmüş.
Çatı katlarındaki şişme yataklarını kiraya vermelerinin üzerinden geçen 4 yılın ardından 2011 yılına kadar Airbnb 89 ülkede kullanılmaya başlanmış ve platform üzerinden 1 milyon rezervasyon yapılmış. Daha önce bir çok kez aday olmalarına rağmen Airbnb, SXSW’de “büyük çıkış yapan mobil uygulama” ödülünü 2011’de kazanmış. Aynı yıl Silikon Vadisi’ndeki bazı başkan yardımcıları, Airbnb’nin girişim programına 112 milyon dolar yatırım yaparak Airbnb’nin değerini 1 milyar doların üstüne çıkarmışlar. Bu durum Airbnb’yi Silikon Vadisi’nin “Unicorn”u haline getirmiş.
İlk kurulduğu günden bu güne kadar yaşanan tüm olumsuzluklar ve yasal savaşlar, Airbnb’nin hem Silikon Vadisi’nde hem de giderek daha da rekabetçi oldukları otel sektöründe güçlenmesine engel olamamış. Her şeye rağmen bu üç arkadaş son dokuz yıl içerisinde sürekli büyüyen, Airbnb adını verdikleri devasa bir platform kurmayı başarmışlar.
Sadece bir fikirle ortaya çıkan ve üç şişme yatakla, beş parasız iki oda arkadaşının kurduğu bu şirket şu an 150 milyon üye sayısına sahip, toplamda 191 ülkede ve 81 bin şehirde faaliyet göstermekte ve 25 milyar dolardan fazla bir değere sahiptir.
‘Her şey bir fikirle başlar, fikirlerimizi harekete geçirmek için ihtiyacımız olan tek şey belki de sadece biraz cesaret.’
BETÜL ALAN
Diğer blog yazılarımıza göz atmayı unutmayın!