Hababam Sınıfı’nın Babası: Rıfat Ilgaz
Yediden yetmişe hepimizin gönlüne taht kuran usta kadrosu ile tanıdığımız; İnek Şaban, Güdük Necmi, Kel Mahmut, Hafize Ana ile akıllara kazınmış karakterlerin yaratıcısı; usta romancı, şair, öykü yazarımız Rıfat Ilgaz …
Halime Kaptan’da Türk kadınının nasıl bir gururla omuzlarda yükseldiğini, savaş yıllarında yaptığı fedakarlıkları, umudu ve cesareti okuduk. Başı dik, yiğit kadınlarla tanıştık. Pijamalılar’ın veremle mücadelesini, hastanelerinde yaşanan trajikomik olayları, dostlukları okuyarak büyüyen bizler, aynı zamanda onun yazdığı en büyük eserlerden birinin beyaz perdeye uyarlanmasını izleyerek büyüdük. Bu da tahmin edeceğiniz üzere “Hababam Sınıfı” dır. Bu kadar akılda kalmasını usta kadrosuna, içindeki sıcaklığa, gülen gözlere bağlamamız pek tabi mümkün. Ancak yazarın kaleminin ne kadar kuvvetli olduğuna da tabi ki değinmeden geçmeyeceğiz. Eğer Ilgaz olmasaydı, belki de hayatımızda “Hababam! Güm! Güm! Güm!” diyerek okuldan kaçan hayta öğrenciler olmayacaktı. Sınavda kopya çekmeye çalışan öğrenciler ve Külyutmaz Necmi ile yaşanan anılar, tatlı tebessümle kendi öğrencilik hayatımızı bize hatırlatan satırlar…
Yazarımız haklıydı:
“Gözünü sevdiğimin kopyası… Ne doktorlar, ne avukatlar, ne mühendisler yetiştirmişti şimdiye kadar.”
Rıfat Ilgaz, Hababam’ı roman şeklinde Dolmuş dergisinde parçalar halinde yayımlamıştır. Çizimlerini de usta karikatüristimiz Turhan Selçuk’un kaleminden alan Hababam, kısa zamanda oldukça ilgi odağı haline gelmiştir. Dolmuş dergisinde yazılarını yayınlarken takma adı olarak Stepne’yi kullanmıştır. Küçük bir hatırlatma: Stepne araçta taşınan yedek parçalardan yedek lastik demektir. Yazarımız dergi adıyla takma adı arasında güzel, manidar bir bağ kurmuştur.
Sınıftaki tüm öğretmenlerine “illallah” dedirten Hababam Sınıfı, kendi kurallarından taviz vermemeye devam ediyor, Kel Mahmut gibi öğretmenler de onları hizaya getirmeye çalışırken ortaya mizah dolu bir roman çıkıyor. Hatta Rıfat Ilgaz bir röportajında “Nasıl bu kadar güldürebildiniz?” sorusuna şöyle cevap verir:
“Eskiden idamlar sabaha karşı yapılırmış. Belli bir süre sonra idam yaklaştığında tüm dükkanlar açılmaya, esnaf satış yapmak için bağırıp çağırmaya başlarmış. Bunun üzerine aileler de o saatte sokağa çıkmaya başlarmış ve idam vakitleri panayır havasına bürünürmüş. Sonuçta da ölen bir adama bakarak gülen bir halk görüntüsü oluşurmuş. Ben de çöken eğitim sistemini anlattım. Hepimiz ölen bu sisteme bakarak güldük.” sözleriyle sistemi sert şekilde eleştirmiştir.
Yazarımız, eserin sinemaya uyarlanmasından memnun değildi.
Kitaptaki Hababam Sınıfı ile izlediğimiz Hababam Sınıfı arasında oldukça fark olduğunu belirtmemizde bir sakınca olmasa gerek. Çünkü beyaz perdeye ilk uyarlamasında sansür turnikesinden geçemeyen senaryo, Umur Bugay’ın senaryosuyla sansürden geçmiş ve Ertem Eğilmez’in yönetmenliğinde çekilmiştir. Fakat yazarımız bu durumdan hoşnut değildi çünkü sansürden geçmeyi başaran senaryo, eserin bütün toplumsal eleştirilerinden arıtılmış ve sadece eğlencelik bir komedi haline getirilmişti. Ilgaz tüm eleştirilerden arındırılıp sadece eğlence haline dönmesine oldukça kızmış olacak ki hemen dava açmıştır.
Türkiye’nin en çalkantılı siyasi dönemlerinde devam ettiği yazıları, aynı dönemdeki birçok yazar gibi, onun da adliye koridorlarında ve hapishanede zaman geçirmesine neden olmuştur.
Oldukça üretken olan Rıfat Ilgaz, son zamanlarında çocuk kitaplarına daha fazla ağırlık vermiş ve her birimizin okuyarak büyüdüğü kitapları arkasında bırakmıştır.
“Sınıfın ozanıyım mimli
Hababam Sınıfı’nın yazarıyım ünlü
Kim ne derse desin, çocuklar için yazdım hep.
…
İki iş tuttum ömür boyu köklü.
Çocukları okutmaktı ilk işim.
İkincisi,
Yazdıklarımı çocuklara okutmak.”
Sözleriyle çocuklara verdiği önemi gözler önüne sermiştir. Son şiirini de ölmeden önce şu cümlelere dökmüştür:
“Son Şiirim
Elim eline değsin
Isıtayım üşüdüyse
Boşa gitmesin son sıcaklığım.”
Ve usta yazarımız, şairimiz 7 Temmuz 1993 yılında hayata veda etmiştir.
Aç Veysel Efendi şu kapıyı! Hababam Sınıfı, babasını uğurluyor!
Burcu KOÇAK
Diğer blog yazılarımıza göz atmayı unutmayın!